Dün Antalya da çok güzel bir pazar günü geçirdik . Hava öğlen saatlerinde 28 dereceye kadar çıkmıştı .Bizde denize karşı bir şeyler içip , bol bol güneşlendik.
Antalya ve özellikle deniz kenarında oturunca gün içinde birkaç mevsimi birden yaşayabiliyorsunuz.Her ihtimale karşı yine çıkmadan deri ceketimi yanıma almıştım. İyikide almışım çünkü akşam üstü yine rüzgar çıktı .
Deri ceketimi buradan aldım. Üzerimde minicik duran bu ceketin bedeninin XL olduğunu söylersem lütfen inanın , kalıpları gerçekten çok dar .
Üzerimdeki gri uzun triko tuniği yeni diktim .Çok esnek bir kumaş olduğu için tüm yaka , kol ve etek ucu baskılarını terziye reçme yaptırdım. Makinem kumaşı çok esnetti , açıkçası çok uğraşmak istemedim.
Ama en zevkli tarafı metreyle aldığım ütüyle yapışan bu taşları trikoya uygulamak oldu . İnanılmaz pratik bir şey. Merak edenler için hemen söyleyeyim Antalya saat kulesinin yakınlarındaki Düğmeci Kayadan aldım.
Fotoğraf makinemi taşımaya üşendiğim için resimleri yine telefon kamerasından çektim. Bu huyumu çok sevmiyorum ama hem Nazın eşyaları , kovası, küreği.bebeği , suyu derken kocaman makineyi taşımak gerçekten bazen zor geliyor :)
.jpg)
siyah kalem pantolon - ben diktim
siyah bot - dockers
gri triko tunik - ben diktim
siyah zımbalı çanta - dıy/ ben yaptım
ahhh Antalya, ahhh Kaleiçi, ahhh yaz!!!
YanıtlaSil:)
Sil